HADİS-İ ŞERİF

0
916

Değerli Müslüman Kardeşlerim, Bu Yazımı Teferruatlı Bir Şekilde Okuyun, sonra elinizi vicdanınıza koyun, kararınızı verin.”Görüyormusunuz bazı müslümanım diyen kişi ve kişilerce Hz.Peygamber (S.A.V.)Mübarek sözlerini-hadislerini nasıl çarpıtmışlardır.”O’nun ehl-i beyt’ine saygı ve hürmet göstermemek için nasıl laf canbazlığına başvurmuşlardır, Göreceksiniz.Şöyle ki; Namazla ilgili ayet inince Rasulullah sabahları namaza giderken Hz.Ali R.A.Evine uğrarmış, Hz.Fatima’ya ve çocuklarına seslenerek kızım kalkın namaz’a namazınızı kılın, sakın’ha namazınızı terk etmeyin baban Peygamber’dir diye namazınızı kılmamazlık etmeyiniz,diye buyurmuştur.Doğrudur. Amenna,sadakna, Bizde diyoruz ki;!Namaz hakdır hiç bir seyyid ve şerif bunu inkâr etmez ve edemez de:
“Fakat Neslipak’ın Ehl-i beyt’in faziletini , üstünlüğünü bir türlü kabulenemeyen sözde müslümanım diyen bazı kişi ve kişiler bunu başka türlü yorumlanmaya çalışiyorlar genelikle camilerde, muhabet yerlerinde Neslipaktan olan seyyid ve şerifleri görünce,veya onların bahsi geçerse onları küçük düşürmek ,onlara saygı,ve hürmet göstermemek için onlara sünneti seniye yaşiyormusunuz,veya takva sahibimisin,diyerek söze girerler.Eğer bunlar yoksa seyyidliğin hiç önemi yoktur diye nasihat etmeye başlarlar.Hz.Peygamberin genetiğini taşiyan bir seyyidle nasıl konuşacaklarını öğrenememişlerdir,veya öğretmemişler.Hemen akabinde de bilmişlik tasliyarak şöyle diyorlar.! “Güya Rasulullah demiş ki ! Kızım Fatima bende seni kurtaramam başının çaresine bak, diye buyurmuştur.Bazıları da Hz.Fatıma vefat edince kabire konulduktan sonra Hz.Ömer R.A. Ey kabir biliyormusun bu kimdir? Bu Hz.Muhammed mustafa’nın Ahir zaman Peygamberin kızı Fatimadır.Ona göre davran ve dikkatli ol. Kabirde de şöyle bir ses gelir ! Ben kimseyi tanımam ameli tanırım demiştir.Bu hurafa hadisler ve yalan beyanlar da ortalıkta dolaşiyor.Maksadları Resulullah’ın Ehl’i beyt’ini küçük düşürmek,onlara gerekli saygı ve hürmeti göstermemek için,atılan bu tür iftiralar,Kesinlikle doğruluğu söz konusu değildir.Ne Hz.Ömer R.A.Böyle bir şey demiş Nede kabirde böyle bir ses gelmiştir.Tamamiyle yalan ve uydurmadır. Hz.Fatima ile ilgili yüzlerce hadis vardır bunları neden görmezden geliyorsunuz.Bunlardan birkaçtanesini yaziyorum.
Hz.Peygamber buyurmuştur,”Fatima Ehl-i cennet kadınlarının seyyidesidir.”Burada ünvan olarak Fatıma R.A.için “seyyide”kullanılmıştır.
Fatıma benden bir parçadır,kim ona kızar (gazap) sa bana kızmış olur.”Fatıma R.A.’ı üzmekle Resulullah’ı üzmek müsavi tutulmakta ve bu hususta Hz.Peygamber yerine konulmaktadır.Hz.Fatıma,
Kocası ve iki oğlu için de şöyle buyurmuştur.”ben bunlarla sulh olanlarla sulh olurum,çarpışanlarla da çarpışırım”Peygamberlerle sulh olmak,onlarla sulh olmaya,dostluğa,hürmet ve tazime bağlanmış ve bunların Resulullah’ın Ehl-i beyti olduğu da ifade edilmiştir.Ayrıca Resulullah,Hz.Ali R.A.’nın Fatima üzerine evleneceğini duyunca Hz.Fatıma’nın kendinden bir parça olduğunu,O’nu üzenin kendisini üzmüş olacağını belirtmi,Hz.Ali de evlenmekten vaz geçmiştir.Fatıma R.A.özelikle kendisine çok sevgilidir.Yine Hz.Fatıma ve seyyidler için önemli olan bir başka hadis de:”Her annenin oğlu için kendilerine mensup olacağı bir asabe (baba cihetinden akrabalar )vardır.Fatıma’nın iki oğlu Hz.Hasan ve Hüseyin bundan müstesna Çünkü ben,onların velisi ve asabesiyim”hadisidir.Yalnız birinci tabakaya has olarak peygamberin kızlarının çocukları kendine nisbet edilirler.Hz.Peygamber onların asabesidir.Fakat bu asabelik Hz.Hasan,Hüseyin ve onların züriyetlerinde devamlıdır.Kız kardeşleri Zeynep ve ümmü Gülsüm’ün çocukları bu intisaba dahil değildir.Resulullah S A.V.’ın soyu Hz.Hasan ve Hüseyin neslinden türer.
Resulullah (S A.V ) ‘ın neslini kızı Fatıma’dan türemesi münakaşa mevzusu bile olmuş,Emevi valisi Haccâc b.Yusuf,(ölm.H.95) , Hz.Hüseyin’nin (R.A.) Fatıma’ya nisbetle Peygamber soyundan olmadığını iddia edince kendisine,En’âm suresi 84-85 .âyetleri ile cevap verilmiştir.Bu âyetlerde,Hz.İsa (A.S.)’ın annesi tarafından Âdem neslinde olduğu anlatılmaktadır.Haccac Emevi valisi olduğu halde bu cevabı kabule şayan görmüştür.

BU HADİSİ ZİKREDEN KAYNAKLAR:
1-Tirmizinin sahih’i cilt 5,sayfa 31.
2-Hakim’in Müsdedrek cilt 3,sayfa 158.
3-İmam Ahmed bin hanbel’in Müsned-i cilt 3,sayfa 259.
4-İbni Esir’in üsdü’l-Gabe’si cilt:5,sayfa 521.
5-Hakim el-Hassikâni’nin şevahidü’t Tenzil’i cilt 2,sayfa 11.
6-Süyuti’nin El-Dürrü’l-Mensür’ü cilt 5,sayfa 199.
7-Taberi’nin Tefsiri,cilt 22,sayfa 6.
8-Belazurinin Ensabü’l-Eşrafı,cilt 2, sayfa 104.
9- İbi Kesir’in Tefsiri,cilt 3,sayfa 491.
10- İbni Hacer Heysemi’nin Mecmeu’z Zevaidi,cilt 9,sayfa 168.
11- Zehebi’nin Telhisi,cilt 2,sayfa 150.
SEYYİD HÜSEYİN ZERRÂKİ DÜNYA SEYYİDLER VE ŞERİFLER KÜLTÜR VE ARAŞTIRMA DERNEĞİ GENEL BAŞKANI