ÜLKEMİZDEKİ BAZI ALEVİ DEDELERİ ELLERİNDE BULUNAN SİYADET BELGELERİ NASIL VE NEREDEN ALDIKLARINI BİLİYORMUDUNUZ!!!

0
356

Ülkemizde ki bazı alevi dedelerinin ellerinde bulunan siyadet belgeleri ve şecereleri tarafımızdan incelediğinden!
Aynen bazı sünni vatandaşlarımız ve tarikat şeyhleri gibi ülkemizde kayıtları bulunmayan,şecere çıkartmak için; Arabistana Mısıra, Suriye’ye ve Türkiye’de de Urfaya giderek büyük paralar sarfederek alınan şecerelerle nasıl ki ben ehli beytim ben seyyidim diye iddia ediyorlarsa;
“Bazı Alevi dedeleride kendi ülkelerinde ki meşihat dairesinde bunu ispat edemeyince “IRAK NECEF’E GİDİYORLAR”HZ ALİ.K.V. NIN Türbedarına müracaat ederek Türkiye’den geliyoruz Seyyid Ehli Beyt olduğunu iddia ederek,Türbedar’da onlara kendi beyanlarina göre şecere düzenleyip ellerine veriyor.Türbedarlar hangi sıfatla şecere düzenlediklerini hala’da anlamış değilim;Mamafi bu şecerelerin geçerliliği yoktur;Çünkü islam dünyasinda ki seyyid ve şeriflerin kayitları ve şecereleri İstanbul İl Müftülüğü Meşihat ve Şerriye sicillerinde bulunan nakibül eşraf defterlerinde yazılıdır.Dedelerin elinde bulunan belge ve şecerelerini incelediğimizde”IRAK NECEFTE-Kİ TÜRBEDARIN MÜHÜRÜ VE İMZASINI GÖRÜYORUZ.Durum bundan ibarettir.Sünni tarikat şeyhleri ile alevi dedelerine şaşiyorum seyyid/ ehli beyt olmadıkları halde ben seyyidim ehli beytim diyerek büyük vebal altına giriyorlar.

NESEBLERLE İLGİLİ RASULULLAHIN HADİSİ:

Sa’d İbni Ebû Vakkâs Radıyallahu Anh’den Rivayet Edildiğine Göre Resûl-i Ekrem Sallallahu Aleyhi Ve Sellem Şöyle Buyurdu:“Bir kimse kendi babası olmadığını kesinlikle bildiği halde birinin soyundan geldiğini ileri sürerse,ona Cennet haramdır.” (Buhârî, Ferâiz 29; Müslim, Îmân 114, 115. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Sünnet 109-110; İbni Mâce, Hudûd 36)Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Resûl-i Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:“Babalarınızdan yüz çevirip onları inkâr etmeyiniz. Her kim kendi babasını bırakıp bir başkasına baba derse, nankörlük etmiş olur.” (Buhârî, Ferâiz 29, Hudûd 31; Müslim, Îmân 112, 114.)