İmâm-Gazâli,imâm-ı küteybe’den o da beni kâb’dan bir kişiden hikâye eder der ki:
Hurma satmak için Basra’da bir mevkiye vardım.Kiralamak için bir ev buldum.içersinde örümcekler yuva yapmıştı,bu evi sahibinden kiralamak için istedim.Evin sahibi:
Bu evde ifrit denilen kâfir bir cin vardır.Her gireni helak eder ve öldürür dedi.
Nihayet Allah (c.c.) beni o cinden muhafaza eder.dedim,evi kiraladım Gece oldu,bir de baktım ki simsiyah ateş gibi bir mahluk üzerime doğru gelmeye başladı.Bende Âyetel-kürsi’yi okumaya başladım.Ben okudukça o da benimle birlikte kelime kelime okuyordu ben ve lâ yeudühu hıfzuhümâ ve hüvel aliyyül azıym dedim, benimle birlikte okuyamadı.Ben bu kelimelere devam ettim,o karanlık cinni yok oldu,ben de bir köşede uyudum.Sabahleyin baktım ki,cininin olduğu yerde ateşte yanmış parça küller gürdüm.O vakit kulağıma gaipten bir ses geldi:Sen büyük bir cinni kâfirini yaktın, Ne ile yaktığımı sorduğumda,ve lâ yeudühu hıfzuhümâ ve hüvel aliyyül azıym âyetini tekrar tekrar okumakla o kâfiri yaktın.”dedi.